Eğitim-Sen: Üyelerimiz sistematik olarak hak ihlallerine maruz kalıyor

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla bir açıklama yapan Eğitim-Sen Besni şubesi, Açığa almalar ve ihraçlar başta olmak üzere konfederasyon üye ve yöneticilerinin bilinçli ve sistematik olarak hak ihlallerine maruz kaldığını söyledi.

Şube başkanı Hasari Kis, onbinlerce kamu emekçisinin hukuksuzca işten atılarak kamuda planlı tasfiye uygulandığını belirterek, ?Kamu kurumlarında yürütülen ?açığa alma? dalgasında, fişleme gibi antidemokratik yöntemlere başvurulduğu, ön soruşturma dahi yürütülmeden doğrudan açığa alma yönteminin devreye sokulduğu, dolayısıyla on binlerce kamu emekçisinin hukuksuzca işten atılarak kamuda planlanan tasfiye uygulanmaktadır.? dedi.

Yönetim Kurulu Üyesi Hacı Şirin ile birlikte Gazetemizi ziyaret ederek 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü hakkında açıklama yapan Eğitim-Sen başkanı Hasari Kis şöyle konuştu.

?On binlerce kamu emekçisi hukuksuzca işten atılıyor?

?1 Eylül tarihinden itibaren OHAL hukuksuzluğuna dayanarak çıkarılan OHAL KHK´ları ile tamamen siyasi ve keyfi bir şekilde on binlerce kamu emekçisi ihraç edilmiş ve açığa alınmıştır. Açığa almalar ve ihraçlar başta olmak üzere konfederasyonumuz üye ve yöneticileri bilinçli ve sistematik olarak hak ihlallerine maruz kalmaktadır.

12 Eylül darbesi dâhil, geçmişte yaşanmış darbe dönemlerinde bu kadar yoğun ve kapsamlı bir kıyım yaşanmamıştır. 15 Temmuz´daki darbe girişiminin engellenmesi sonrasında emek alanına saldırılar hız kesmeden devam etmektedir. Kamu kurumlarında yürütülen ?açığa alma? dalgasında, fişleme gibi antidemokratik yöntemlere başvurulduğu, ön soruşturma dahi yürütülmeden doğrudan açığa alma yönteminin devreye sokulduğu, dolayısıyla on binlerce kamu emekçisinin hukuksuzca işten atılarak kamuda planlanan tasfiye uygulanmaktadır.

?Kamu emekçilerinin iş Güvencesi kaldırmak isteniyor?

Siyasal iktidar cinsiyetçi yasa ve politikalarla cinsel istismarı ve tecavüzü olağanlaştırarak OHAL ve KHK´lar ile emekçilere, kendisine biat etmeyen tüm kesimlere yönelirken kadınlar üzerinde daha fazla baskı ve şiddet uygulamaktan çekinmemektedir. Darbecilerle mücadele adı altında kamuyu tamamen tasfiye ederek tekçi, mezhepçi, cinsiyetçi bir biçimde yeniden yapılandırmak, zaten sınırlı hale gelmiş olan kamu emekçilerinin iş güvencesini tümden ortadan kaldırmak istemektedir. OHAL´in ilan edilme gerekçeleri ile uygulamaları arasında giderek derinleşen çelişkiler, hukuksuz ihraçlar ve açığa almalar sonucunda Konfederasyonumuz KESK´e bağlı tüm iş kollarında 794 kadın, 2336 erkek olmak üzere toplam 3.130 emekçiyi ihraç etmiştir. Savaş, darbe, OHAL derken ülke büyük bir krize sürüklenirken işgücünde ilk gözden çıkarılanların kadınlar ve muhalifler olmuştur.

?Kadınlar ev- aile- çocuk üçgenine hapsediliyor?

Siyasal iktidar, emek karşıtı politikalarını hayata geçirirken sadece cinsiyetçiliği derinleştirmekle kalmıyor, kadınların kazanılmış haklarını da gasp ediyor. Kadın istihdamını arttırmak bahanesiyle farklı zamanlarda, farklı adlarla çıkarılan paketlerle, ulusal istihdam strateji belgelerinde ve torba yasalarla kadınları ev- aile- çocuk üçgeninin içine hapsetmeye çalışırken diğer taraftan da ihraç edilen kamu emekçisi kadınları ucuz iş gücü olarak sermayenin sömürüsüne sunuyor. ?Ya evde otur ya da esnek, güvencesiz çalışma ile ucuz iş gücü ol´ dayatmasında bulunmaktadır!

Her türlü eril şiddette direnen kadın emekçiler başta olmak üzere muhalif kamu emekçilerinin, baskı, sürgün, tutuklama, açığa alma ve ihraçlarla devre dışı kalacağına inananlar; kadınların 8 Mart direniş ruhuyla, bir kez daha yenilgiye uğrayacaklardır!

Eğitim-sen olarak kadınların eşitlik,  özgürlük ve emek mücadelesinin kazanacağına inanıyoruz.?