ALİ YILMAZ


ASGARİ ÜCRET BEY İLE PSİKOLOJİSİ BOZULAN EKONOMİ!


Çarşı pazarda, heryerde psikolojimiz bozuk! Adalet bakanı adaleti rayına koyunca ekonomimiz şaha kalkayım derken, gece uykusundan uyanıp damdan düşmesin mi? Düşünce tabi psikoloji falan kalmadı. Ağır bir tedaviye ihtiyacı vardı. Teşhisi adalet bakanı anında koydu: Psikolojik travma! Bir kaç tomografi çektikten sonra, ekonominin beynine giden ana damarlarda tembelliğin oluştuğu, bunun içinde uzun bir tedavinin gerekli olduğu görüldü. Evet ekonomimizin psikolojisi bozuk, yoksa her şey yerli yerinde!

Geçen manava uğradım. Baktım domatesin biri hüngür hüngür! Yaklaştım domates kardeş hayırdır ne oldu sana böyle? Baksana fiyatıma ne kadar yükseldi dedi. Kimse yüzüme bile bakmıyor. Geçen biri geldi ASGARİ ÜCRET BEY! bakıştık baya! Her gün gelip uzaktan seyrediyor beni. Bizimkisi bir aşk hikayesi. O platonik ben yerli ve milli. Ayırdılar bizi kardeş. Psikolojim bozuldu ekonomi bu kadar iyiyken sandıkta kaldım. Bende isterdim bir fakirin sofrasında menemen olmayı, kim istemez ki çoban salatasında olmayı, ben çürümeyeyim de kim çürüsün? Psikolojim bozuk benim, ne olur yalnız bırakın beni gidin lütfen. Peki domates kardeş, umarım psikolojin düzelir.

Biraz ileride ağlamaktan kızarmış biberler feryat figan! Size ne oldu böyle biber beyler! İçlerinden irice olanı abi psikolojimiz bozuk. Acımız o kadar büyük ki, yetmedi fiyatımızı da katladılar. Eskiden bizi alan olmazdı ama en azından bize dokunup giderlerdi. Hiç olmadı koklarlardı. Bizi gören dişini sıkıyor. Başlık paramız o kadar yüksek ki nerdeyse tencereye gidenimiz kalmadı. Geçen ASGARİ ÜCRET AMCA geldi baş ucumuzda ağladık durduk. Birbirimize hasret kalmışız, psikoloji falan kalmadı. Arkadaşlarımızla beraber bir tencerede fokur fokur kaynadığımız günleri inanın çok arıyoruz. Psikolojimiz bozuk diye kimseyle görüştürmüyorlar. Adalet bakanına muayene oldu geçen bir süs biberi kardeşimiz. Onu da alıp EJDER SUYU diye bir içecek yapmışlar. Uzun zaman sonra ilk defa ayrılan olunca, damarlarımıza kadar acı dolduk. Lütfen durmayın daha fazla burda, DOMATES´ten mektup var okumamız lazım, buluşmayalı çok oldu. Peki ALLAH kavuştursun BİBER BEY!

Az ileride ASGARİ ÜCRET BEY bir fırının önünde ekmeği teselli ediyordu. Psikolojisi allak bullak olan ekmek hüngür hüngür ağlayarak derdini anlatıyordu. Eskiden hiç bir şey alamayanlar bizi alırdı. Şimdi fiyatımız katlandı. Midelere gideceğimize, çöpe gidiyoruz. Günlük intihar edip çöpe kendini atanlarımız 12 milyonu buldu. Her taraftan sorunumuz çıkıyor. Psikolojimiz bozuk olduğu için iyi pişmiyoruz. Çıtır olmuyoruz. ASGARİ ÜCRET bey en çok bizi yerdi. Şimdi ne yer, ne içer bilmiyoruz. CANAN diye biri de bize nanik yapıp duruyor. Halk ile aramızı açtı. İyice yalnız kaldık. Sinirden fırında kendimizi ateşe atıyoruz. Ekonomimizle beraber psikolojimizi düzeltelim dediğimiz yerde, gramımızdan aldılar. Biz bu vatanın nimeti değil miyiz neden kimse sahip çıkmıyor bize? Adımız ekmek ama en çok biz ekiliyoruz! Son olarak dikkat edin psikolojimiz bozuk fiyatımızla boğazınızda kalmayalım!

ASGARİ ÜCRET BEY çarşıda gördüğü fiyatlar karşısında eridi durdu. Kasabın önünden geçerken, etlerden kahkaha sesi geliyordu. Keçinin biri gönüllü olarak kesilmeye gelmişti. Yaşadığı hayattan bıktığını, çocuklarının hepsinin kesildiğini, çıldırmak üzere olduğunu kasaba anlatıp duruyordu. Asgari ücret bey selam verince etlerden bir parça, yahu sen kimsin ki bize selam veriyorsun sen kim biz kim! Bizim dünyalarımız ayrı lütfen haddini bil deyince asgari ücret bey hızla uzaklaşıp ileride merada sağa sola deli gibi saldıran bir dana gördü. Afedersiniz DELİ DANA BEY niye bu kadar sinirlisiniz? Efendim adımız deliye çıkmış. Adamın yem alacak gücü yok, almış getirmiş beni eve. Verdiği bir pençe saman. Yok senin için samanı ithal ediyorum. Yok çok yiyorsun ama sütün az. Artık kafayı yedim. Trene bakıp duruyorum ona da karışıyor. Kurbana yakın kaçtım. Utanmadan peşimden geldi. Bıktım artık bu adamdan psikolojim bozuk. Sağa sola bu deli diyor. Geçen gelmiş çocuğuma ayırdığım sütü ver diyor. Kuyruğumla bunun sırtına bi kırbaç vurdum vurmaz olaydım psikolojimi bozdum. Şimdi git burdan adım deli ne yapsam yeri!

ASGARİ ÜCRET BEY çarşıda gördüğü fiyatlar nedeniyle ağzıyla burnu yer değiştirmişti. Memlekette ekonominin psikolojisi bozuktu. Tvlerden salatalığın gördüğü muamele karşısında kendini ÇARTTT diye ortadan ikiye ayırdığı haberleri veriliyordu. Her tarafımda istenmeyen tüyler var diyen KİVİ BEY bıçağı boğazına dayayıp intihar etmişti. Ekonominin psikolojik rahatsızlığı bir kaos yaratmış, balıklar dahil tüm hayvanlar yüksek fiyatlarla vatana ihanet ediyordu. Adalet bakanını kolundan ısıran kırmızı arı dış güçlerle bir olup ekonominin psikolojisini yerle bir etmişti. Memlekette canlı cansız ne varsa hükümet hariç hepsi kafayı yemişti. Patatesler havada uçup fiyatlarıyla beraber ASGARİ ÜCRET BEYİN tepesine iniyordu. Her taraftan kara haberler geliyordu. vatana ne oluyordu kimse bilmiyordu.

Nihayet adalet bakanı çıkıp reçeteyi gösterdi. Sayın halkımız! Ekonomimizin platonik bir aşkı olduğundan dolayı şu ara biraz bunalımda. Bunun için bir iğne üretimine hızla başladık. İlk testlerden geçti. Yakında adalelere zerk edilecektir. İlacı alanlar yavaş yavaş eski haline dönecek merak etmeyin. İğneler kimseyi teğet geçmeyecek. Eczanelerden temin etmeyi unutmayın. Bir de şunu söyleyeyim yahu o kadar özgürlüğünüze düşüncelerinize darbe vurduk biriniz çıkıp da itiraz etmedi. Bakıyorum ekonomimiz biraz rahatsızlandı diye hemen de mızmızlanmalar ayıp ayıp! Şimdi son dakika haberi aldım. Diğer tüm sebze meyvelerin bozulan psikolojilerine inat, makarnanın kampanya başlattığı söyleniyor. Her eve gidip psikolojik destek olacaklar. Bizim ülkenin vatan makarnaları(evlatları) bunlar! Haydi şimdi mutlu olmaya, vur çatalı makarnaya. Tuvalet kağıdı intihar mı etmiş diyor biri! Hain bunlar hain! Makarna kömür milli; domates, tuvalet kağıdı işbirlikçi.

BİR FIKRA
Eski sadrazam, yeni sadrazama görev devrederken kapalı 3 zarf bırakmış:

?Başın sıkışırsa birinci zarfı, biraz daha sıkışırsa ikici zarfı, çok sıkışırsa da üçüncü zarfı açarsın!? demiş.

Yeni gelen bir süre uğraşmış, didinmiş, işleri düzene koyamamış. Her şey daha kötüye gidince aklına eski sadrazamın kendisine bıraktığı zarflar gelmiş. Birincisini açmış.

Mektupta ?Senden öncekileri kötüle!? diye yazılı. Başlamış kötülemeye?

Gidene, demediğini bırakmamış ama fayda etmemiş?

Bu kez ikinci zarfı açmış:
?Etrafını kötüle!?

O da bunu yapmış ve çevresi için demediğini bırakmamış ama yine işler berbat!

Bu sefer ?Son çare? diyerek üçüncü zarfı açmış.
Zarftan çıkan küçük pusulada şunlar yazılı:
?Sen de üç zarf hazırla!?

BÖLGE HABERLERİ

Amca ve yeğen yapay gölette boğuldu

Amca ve yeğen yapay gölette boğuldu

GÜNDEM

1.Uluslararası KOMMAGENE fotoğraf zirvesi başlıyor

Adıyaman’ın eşsiz güzellikleri ulusal ve uluslararası fotoğrafçıların objektifleriyle buluşuyor.

GÜNDEM

Depremin merkezinde vatandaşlar konutlara yerleşmeye başladı

Depremin merkezinde vatandaşlar konutlara yerleşmeye başladı

SAĞLIK

Genç nüfusta obezite ve diyabet hastalığı artıyor

Genç nüfusta obezite ve diyabet hastalığı artıyor