ŞABAN ÇAĞIRAN


BESNİ´DE FAKÜLTE...


Eğitim yüksek maliyetli ve geri dönüşü yıllara sarih uzun vadeli bir yatırımdır. Bu nedenle esas olarak özel sektör tarafından değil, kamu tarafından finanse edilmelidir.

Sosyal devletin temel görevi tüm vatandaşlarına ücretsiz ve karşılıksız eğitim vermek olmalıdır. Anayasamızda devlet okullarında okumanın ücretsiz olduğu ancak özel sektör okullarında paralı olabileceği belirtilmektedir.

Ne yazık ki son yıllarda devlet okullarında kalitenin düşmesi, veli ve öğrencileri özel okullara yönlendirmekte, bu durum da ailelerin elinde ne var ne yok hepsini okul girişimcilerine kâr olarak teslim etmeleri sonucunu doğurmaktadır. Bu durumun kaygı verici olduğunu, özellikle de eğitimde fırsat eşitliğine aykırı bir durum yarattığını ifade etmek yanlış olmaz.

Eğitim yatırımının geri dönüşü, doğrudan para şeklinde değil, eğitimli-nitelikli insan kaynağı olarak ortaya çıkar; en sonunda da iktisadi bir gelişme-verimlik sağlar. Bu nedenle, özellikle sosyal devlet anlayışının yüksek olduğu ülkelerde eğitim yatırımı devletler tarafından yapılır ve uzun vadede müreffeh bir toplumsal doku oluşturulması amaçlanır.

Özellikle devlet katında bir şeye verilen önem, ona harcanan parayla ölçülür. Dolayısıyla devletin bütçe harcamaları içinde eğitime ayrılan kaynak, devletin eğitilmiş insana ve bunun devamında kalkınmaya ne ölçüde önem verdiğinin en önemli göstergesidir.

Kalkınma verimlilik demektir. Ekonomide verimliliği sağlamanın yolu en başında eğitilmiş insan kaynağının çokluğuna bağlıdır. Dolayısıyla bir ülke orta ve uzun vadede gerçek manada refah düzeyinde sıçrama yapmak istiyorsa eğitime maksimum kaynağı ayırmak durumundadır.

Eğitim ekonomisinin kurucusu olarak bilinen Amerikalı İktisatçı The Odore W. Schultz, geri kalmış ülkelerin kalkınamamış olma nedeninin eğitime yeterince yatırım yapmamaları olduğunu belirtmektedir.

Bir çalışmaya göre, ülkemizde bütçe giderleri arasında eğitimin payı 1995-2007 dönemi içinde %9-%13,6 aralığındadır. Bu oran 2018 yılında %12.13´tür. Yani bir artış söz konusu değildir. Eğitimin gayrisafi milli hasıla içindeki payı ise 1995 yılında %2,3 iken, 2007 yılında %3.49´a yükselmiş, 2018 yılında ise tekrar %2.56´ya düşmüştür. 2001 yılında yapılan bir çalışmaya göre, eğitimin gayrisafi milli hasıla içindeki payına baktığımızda bu oran ülkemizde %2 iken, Yunanistan´da %4, ABD´de %5,5, İsrail´de %7,5, İsviçre´de yüzde 8´dir. OECD ortalamasında ise %6´dır.

Milli Eğitim Bakanlığı harcamalarının detayına bakıldığında bu harcamaların %83´ünün personel gideri, %9´unun mal ve hizmet alımı, %3´ünün transfer harcaması ve %5´inin ise diğer giderlerden oluştuğu görülmektedir. Bu durum, eğitim alt yapı yatırımları ile araç gereç-yatırımlarının son derece yetersiz olduğunu göstermektedir (1).

Sosyal devletin aslında tüm eğitim harcamalarını karşılaması gerekmektedir. Ancak artan nüfusla birlikte, devletin bu harcamaları karşılamada yetersiz kalması, hayırsever iş adamlarının yardım ve bağışlarına olan ihtiyacı beraberinde getirmektedir. Bu kapsamda 1995-2007 döneminde yardımseverlerin toplam eğitim giderleri içindeki payı %2.53´ten 2007 yılında %1.43 oranına düşmüştür, yani giderek azalmaktadır (2).

Eğer Atatürk´ün hedeflediği gibi, gerçekten müreffeh ülkeler arasında yerimizi almak istiyorsak eğitime devletin mutlaka daha fazla pay ayırması gerekmektedir. Buna ilave olarak özel sektörün de kendi güçleri oranında katkı sunması büyük önem taşımaktadır.

Ülke genelinde kar amaçlı olmayan ve özel sektör katkılarıyla inşa edilerek eğitim camiasına bağışlanan yatırımlar son derece yetersizdir. İşte bu noktada, Besni´nin gururu olan Merinos Holding ailesinin Besni´ye babaları adına açmış olduğu ?Mehmet Erdemoğlu Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi?nin önemi iyi anlaşılmalıdır. Merinos, bu Fakülteyi açarak bırakın Besni´yi, bölgemize, ülkemize, belki de dünyaya ışık tutarak, yeni nesillerin aydınlanmasına büyük katkı sağlamıştır. Bu durum ülkemizdeki bütün diğer iş adamlarına örnek olarak altın harflerle yazılmalıdır.

Üniversiteler bir ülkenin aydınlık geleceğinin temelidir. Özellikle Anadolu´nun küçücük bir ilçesine böylesi dev bir armağanın sayılamayacak kadar katkısı vardıır. Başta Besni halkı olmak üzere Besni bütün kurum ve kurallarıyla fakülteye sahip çıkmalıdır. Zira yapılan bu fakülte; ilçenin çehresini, ekonomisini, kalkınmasını, gençlerinin geleceğini aydınlatan çok büyük bir adımdır.

(1) Eğitimen.org
(2)Türkiye´de Eğitim Bütçesi-Uğur Akın

ASAYİŞ

Adıyaman TOKİ'de çalışan İşçilerin kaldığı prefabrikte yangın çıktı

Adıyaman’da toplu konut inşaatında çalışan işçilerin kaldığı prefabrikte çıkan yangın büyümeden söndürüldü.

EĞİTİM

DUS ve STS Diş Hekimliği soru kitapçığı ve cevap anahtarı yayımlandı

ÖSYM, 2024-DUS 1. dönem sınavı ile 2024-STS Diş Hekimliği 1. dönem sınavı temel soru kitapçığı ve vevap anahtarının yayımlandığını duyurdu.

GÜNDEM

Malatya yine sallandı!

Merkez üssü Malatya'nın Akçadağ ilçesinde 3,8 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

GÜNDEM

ADYÜ'den “Deprem Sonrası Adıyaman Turizmi ve Sosyolojisi” konulu panel

Adıyaman Üniversitesi ev sahipliğinde “15-22 Nisan Turizm Haftası” etkinlikleri kapsamında “Deprem Sonrası Adıyaman Turizmi ve Sosyolojisi” konulu panel düzenlendi.